4 asırlık ayak izi; SEVERİS

İlk olarak “Özgür Adımlar” röportajımda Sadiye Destur’dan dinlemiştim Rita Severis’in çalışmalarını. Kıbrıs halk oyunları kıyafetlerini dikerken tarihi/geleneksel figürlere nasıl ulaştığını anlatırken, adanın bu köklü ailesinin Kıbrıs kültürüne ilişkin çalışmalarından nasıl yararlandığını anlatmıştı. Hatta davetli olarak katıldığı seminer ve toplantılardan, bilgi paylaşımından, evine yapılan ziyaretlerden bahsetmişti.

Sonra bir gün sevgili Mete Hatay  “mutlaka görmeniz gerekir” demişti de, galiba işin ciddiyetine varmamıştık.

Ta ki dün gece liderlerin katılımıyla düzenlenen seremoniye kadar…

Eski Rum liderlerden Glafkos Klerides’in arşivini bağışlaması dolayısıyla düzenlendi seremoni Severis Vakfı’nda. Lokmacı barikatından 10 dakika yürüme mesafesinde, ünlü Ermu caddesinde. Sınır olmasa sanırım Arasta’daki dükkanların bitişiği. Zaten Vakıf binasının hemen önü Rum askerlerin nöbet kulübesi.

Mete Hatay, Gülden P. Küçük gibi isimlerin de yönetiminde yer aldığı Severis Vakfı (Müzesi), iki toplumlu. Aslında Kıbrıslı Türklerin de isim olarak yakından bildiği Severis ailesine ait; yönetimi iki toplumlu. Özellikle Lefkoşa Kumsal bölgesinde yerine otel yapılan un fabrikasıyla, Arasta’da kalan dükkanlarla, Liman Otel dahil Girne limanındaki çok sayıda işyeriyle, Mağusa’da kalan emlakıyla bilinen bir aile, bir soyadı…

1974  yanında, 1963 çatışma yıllarında da büyük servet kayıpları yaşamalarına rağmen milliyetçi ögelerden uzak, koleksiyon nitelikli bir müze oluşturmuş Severis Vakfı. Özel müze işlevi gören Vakıf binasında sergilenen tarihi koleksiyon, çoğunlukla ailenin satın aldığı parçalardan oluşan, yaklaşık 30 yıllık biriktirmenin bir ürünü.

Ada’yı ziyaret eden gezginlerin resimlerinden haritalara, orijinal çizimlerden kostümlere, kitaplardan belgelere, fotoğraflardan tarihi süreçlere kadar inanılma bir koleksiyona sahip Vakıf. 1960 Zürih-Londra anlaşmalarının orijinal metinlerinden, o süreci belgeleyen fotoğraflara kadar bir çok belge… Venedik Kraliçesi Cornaro’nun kendine bakılarak çizilmiş tablosu, 1948’de İngiliz Sömürge Yönetimi tarafından Mağusa’da kamplarda alıkonan Yahudilerin yazışmaları, ürettikleri eserler de bu müzede.

Çok katlı olmasına karşın özel dizaynla rampalarla çıkılan binada restoran, kütüphane de var.

Şimdilerde eski Rum lider Klerides’in arşivi, bardağından yazışmalarına kadar özel eşyaları, fotoğrafları da ailesi tarafından Severis Vakfı’na bağışlandı.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Rum Lider Anastasiadis’in dün gece birlikte ziyaret ettikleri Vakıf müzesi, yakında gruplar halinde öğrenci ziyaretlerine açılacak. Hatta iki toplumlu yapısına uygun olarak, “yerleşik” fobisinden arınmış bir yaklaşımla…

Lefkoşa’nın, adanın simgesi daracık sokaklarda tarihin, ada kültürünün, en az dört asırlık kültürel zenginliğin bir tanığı var artık…

(Gazete360/Eylül 2015)

Bir Cevap Yazın