Uzun yıllar İngiltere’de yöneticilik ve girişimcilik yaptı, aile bireyleriyle birlikte zirvede dünya zenginleri arasında yer aldı. Polly Peck krizinin etkisiyle bir anda her şeyini kaybetti, adaya döndü. Neredeyse sıfırdan başlayarak yeni girişimlere yöneldi, aile şirketinde yönetici olarak görev yaptı. Bugün kardeşi Asil Nadir’e ait medya grubunda en üst düzey yönetici olarak görev yapıyor, çocukları ve eşiyle birlikte de bir okul yönetiyor… Kadının her alanda varlığının avantajına inanıyor… Uzun yıllar İngiltere’de yöneticilik ve girişimcilik yaptı, aile bireyleriyle birlikte zirvede dünya zenginleri arasında yer aldı. Polly Peck krizinin etkisiyle bir anda her şeyini kaybetti, adaya döndü. Neredeyse sıfırdan başlayarak yeni girişimlere yöneldi, aile şirketinde yönetici olarak görev yaptı. Bugün kardeşi Asil Nadir’e ait medya grubunda en üst düzey yönetici olarak görev yapıyor, çocukları ve eşiyle birlikte de bir okul yönetiyor…
Meclis’in yarısı kadın olsa…
Yaklaşık 15 yıldan beri Kıbrıs Medya Grubu’nda Genel Müdür olarak yöneticilik yapan Bilge Nevzat, girişimci, iş kadını, yönetici kimlikleriyle tanınıyor. Kardeşi Asil Nadir’e ait medya grubunda 300’e yakın çalışanın idari işleriyle uğraşan Bilge Nevzat’ın aynı odada, en yakın çalışma arkadaşı da eşi Fehim Nevzat.
Zirvelerin ardından kaybetmeyi de yaşamış insan duruşuyla bilinen Bilge Nevzat, yaşamın her alanında kadının varlığının avantajına inananlardan. Kadının, organizasyon yeteneğiyle ve yüreğiyle yaşamı anlamlandırdığı görüşünde. “Meclisin ve kabinenin yarısı kadın olsa daha adil bir yaşam olur” diyecek kadar iddialı.
İngiltere’de 30 yıl
Bilge Nevzat, Safiye ve rahmetli İrfan Nadir’in en küçük kızı… Meral Kaşif ve Asil Nadir’in ardından üçüncü çocuk. Girişimci ruhunu anne-babadan aldığına inanıyor.
Ülkede girişimci sayısının parmakla sayıldığı 1950’li yıllarda evdeki kitapları kiraladıkları kırtasiye dükkanıyla girişimcilik hayatına atılan, bunun ardından İngiltere’yle ticaretten halk otobüsü işletmeciliğine kadar yatırımları geliştiren, toplumlararası çatışmaların başlamasıyla İngiltere’ye göç ederek orada yatırımlara devam eden anne-babanın, yaşamında belirleyici olduğu görüşünde.
Mağusa’da 1946 yılında doğan Bilge Nevzat (Nadir), daha 15 yaşındayken 1961’de ailesiyle birlikte İngiltere’ye göç eder. Çatışmaların etkisiyle işleri bozulan anne-baba, burada konfeksiyon işinden başlayarak yatırımlara yönelir. Aile bireyleri de bu şirketlerde görev alır. Ortanca kardeş Asil Nadir de Türkiye’deki eğitiminin ardından dönünce şirketler, aile şirketi olur.
Dünya zenginleri arasına girer ama…
İngiltere’de hukuk eğitimi alan Fehim Nevzat’la da burada evlenir. İkisi erkek 3 çocuğunu İngiltere’de doğurur. Eşiyle birlikte aile şirketlerinden ayrı işyerleri kurar. İngiltere ve Türkiye yanında Polonya’da yatırım yapar, KKTC’de Olive Tree otelini inşa eder, turizm şirketi ve Noble Air havayolu şirketini kurar. Halka açık şirket yöneten 3 kadından biri olur.
Ancak, hissedar olmamasına, şirketle o tarihlerde bağı bulunmamasına karşın 1990’lı yılların başlarında kardeşi Asil Nadir’e ait Polly Peck şirketinin iflası Bilge Nevzat’ın şirketlerini de etkiler, iflas etmemek için her şeyini satar.
İngiltere’deki ve diğer uluslararası şirketler yanında KKTC’deki mal varlığını da bu krizin ardından elden çıkarmak zorunda kalan Bilge Nevzat, 1993’de eşi Fehim Nevzat’la birlikte adaya kesin dönüş yapar. Eşinin aileden kalma mal varlığının katkısıyla yeniden toparlanmaya çalışır, KKTC’de yeni bir hayat kurarlar.
Bu dönemi “Türkuaz’a Dönüş” adıyla kitaplaştırır. İngilizce yazdığı kitap, Nermin Bezmen tarafından Türkçe’ye çevrilir.
Kıbrıs’ta yönetici… İlk yatırım okul
Duraklama ve toparlanma sürecinin ardından kardeşi Asil Nadir’e ait Kıbrıs Medya Grubu’nda eşiyle birlikte idari işleri üstlenir. Bu arada The English School of Kyrenia adıyla Girne’de iddialı bir okulla eğitim alanına girer. İki oğluyla birlikte yönettiği okul 6 yıl gibi kısa sürede önemli başarılara imza atar ve geçtiğimiz yıl ilk mezunlarını verir. Okul öncesinden lise eğitimine kadar geniş bir yelpazeye yayılan ve 29 ülkeden öğrencinin 2 dilde eğitim aldığı okulu kısa süre içinde yatılı yapma hedefinde. Rusya’dan Çin’e kadar talep olduğunu anlatıyor yatılı okul için.
Zirveyi gördü, her şeyi kaybetti
Zirvelerde yaşamın, dünya zenginleri arasına girdikten sonra her şeyi kaybederek sıfırdan başlamanın nasıl bir duygu olduğunu da anlattı Bilge Nevzat…
“Çok para kazandık doğru, dünya zenginleri arasına girdik, zirveleri gördük. Kahvaltı için randevu isterdi insanlar. Etrafımız doluydu. Ve bir anda her şey bitti. Bir anda herkes kayboldu. Servet kaybetmekle insanları da tanımış olduk. Ama o kötü dönem beni eğitti, iyi ile kötüyü gördüm. Birbirimize destek olduk… Şimdilerde Asil’in İngiltere’de hukuk savaşı sürüyor. 4 yıldan beri orda, bu mücadeleyi de kazanacağız… Biz aileden mücadeleci yapıyı öğrendik. Babamız altı delik ayakkabıyla okula gittiğini, bu delikleri saklamaya çalıştığını anlatırdı. Zor koşullardan çalışarak kazanınca kıymetinin daha iyi bilindiğini yaşayarak öğretti. Ben 8 yaşındayken babamdan bisiklet istediğimde ‘ya okulda birinci geleceksin, ya da her gün markette bir saat çalışacaksın’ dedi. İkisini de yaptım ve bisikleti öyle aldım…”
Çok sıkıntılar yaşamasına karşın hayatından memnuniyet belirten, adada yaşamanın ayrıcalık olduğunu söyleyen Bilge Nevzat, “Tercih hakkım olsa eskiye dönmem… Bulunduğum yerden memnunum” diye eklemekten de kaçınmadı.
Saygınlık için mesafe gerekmez
Okul ve gazete yönetimi için günde ortalama 10 saat çalışan, 94 yaşındaki annesi Safiye Nadir ile yakından ilgilenen, her gün aksatmadan sporunu yapan, pozitif enerjisiyle ışık saçan Bilge Nevzat, kadınların her konuda başarılı olabileceği inancında…
“Kadın sadece beyniyle değil, yüreğiyle de yaşar. Daha iyi organizasyon yeteneği var. Yaşamın her alanını, evi-işi-sosyal hayatı aynı anda yönetebiliyor. Bu, kadına özgü. Erkekte böyle bir yetenek yok. Bu da kadın adına avantaj. Potansiyeli olan kadın her alanda erkekten daha başarılı…”
Çoğunluğu İngiltere’de yaklaşık 50 yıldan beri yöneticilik yapmasına karşın kadın kimliğinden veya inisiyatif sağlayamamaktan kaynaklanan herhangi bir sorun yaşamadığını söylüyor… “Aksine, insanlara daha sevgiyle yaklaştığınız için sağlıklı ilişkiler oluyor. Otorite, sadece sertlikle sağlanmaz. Bugüne kadar otorite kuramama, sözümü dinletememe gibi bir sorun yaşamadım.”
İngiliz disiplinli, Kıbrıslı samimi
Yurt dışında yöneticilik ile KKTC’de yöneticilik yapmanın farkını da, “Ada insanı daha samimi, daha duygusal. Akdeniz insanı…İngiltere’de insanlar daha disiplinli. Polonya’da asker gibi… İngiltere’de 6 saatte yaptırdığınız işi burada 10 saatte yaptırırsınız. Ama burada da sıcaklık, samimiyet var…” sözleriyle anlattı.
Kıyas yaparken KKTC’de en fazla etkilendikleri konunun bürokrasi, devlet işlerindeki hantallık olduğuna da vurgu yaptı. Kanser çalışmalarında, İş Kadınları Derneği’nde
Saraçoğlu Lösemili Çocuk Vakfı yanında İş Kadınları Derneği’nin de kurucuları arasında yer alan Bilge Nevzat, ülkede bu alanda bir ilk olan derneğin kadın girişimci potansiyelini ortaya çıkarmada önemli misyon üstlendiğine inanıyor. “Bu dernek sayesinde çok kadın girişimci tanıdım, çok başarılı kadınlar olduğunu gördüm. Bu nedenle eskiden kota savunurdum, şimdi o görüşte değilim. Kıbrıslı kadının kotaya ihtiyacı yok” diye ekledi.
Yaşamla barışık duruşuyla dikkat çeken, her gün şükrettiğini anlatan Bilge Nevzat, aileleriyle birlikte adaya dönüş yapan 2 oğlu ve yaşamını Londra’da sürdüren kızıyla, 8 torunla kocaman bir aileye sahip olmaktan son derece memnun…
(Girişimci Kadınların Başarı Öyküleri adlı kitap – Şubat 2015)