Hayata İzler tanıtıldı

Gazeteci-Yazar Nezire Gürkan’ın röportajlarından oluşan Hayata İzler (3) Lorenza Cafe’de gerçekleşen etkinlikle tanıtıldı. Nezire Gürkan’ın farklı yerlerde yayınlanan 75 ayrı röportajından oluşan kitabın tanıtım etkinliğine çok sayıda kitapseverin yanında siyasiler de ilgi gösterdi. Gürkan etkinlikte okuyucuları için kitaplarını da imzaladı. Kitapta yer alan röportajlar, kitaptaki sırasıyla şöyle: Osman Alkaş (40 yıldan beri sahnede), Gülgün Serdar (O bir öğretmen), Münise Burçaklı (60 yıllık esnaf), Elsie Slonim … Okumaya devam et Hayata İzler tanıtıldı

Okuyarak kendini inşa etti. Hâlâ cetvelle çizerek, kalemle not alarak düzenli okuyor

Tufan Erhürman’la 4 saat… Okuyarak kendini inşa etti. Camus’un Yabancı’sını 12 yaşında okudu. Hâlâ cetvelle çizerek, kalemle not alarak düzenli okuyor “Okuma karşılıklı düşünme eylemi, yazarla sohbettir. Hayatıma yön veren kitaplardır, okumadır” “Ülke siyasetinde eksik olan sanat ve edebiyattır. Üslupta, bakış açısında, vizyonda belirleyici” “Evlilik bana çok iyi geldi. Nilden ruh ikizim gibi, enerji kaynağım” Toplum onu önce akademisyen, sonra siyasetçi kimliğiyle tanıdı.  Toplumla tanışması … Okumaya devam et Okuyarak kendini inşa etti. Hâlâ cetvelle çizerek, kalemle not alarak düzenli okuyor

11 yaşında başladı, 57 yaşında hâlâ koşuyor. İlk ve tek master kadın atlet

 “90 yaşımda koşmayı hayal ederim. Sahalar, stadyumlar benim yaşam kaynağım” İlkokulda öğretmeninin teşvikiyle 11 yaşında başladı koşmaya. Sonra ortaokul ve lisede yine öğretmenler tarafından fark edildi, spora devam etti. “Köylü, çiftçi çocuğuydum. Hem okul, hem tarla ve hayvanlarla uğraşırdım. Şimdiki imkânlar yoktu. Öğretmenler elimden tutmasa başaramazdım” diyor. Lisenin ardından iş, evlilik, çocuk derken uzun süre ara verdi ama koşma aşkı hiç bitmedi. Kendi kendine çalışmaya … Okumaya devam et 11 yaşında başladı, 57 yaşında hâlâ koşuyor. İlk ve tek master kadın atlet

Öykülerini kitaplaştırmak istedi, basacak yer bulamadı. Print alıp zımbaladı ve HAMMURABİ adıyla kendi minik kitabını yarattı

“Gördüğüm ilgiden utandım” Ahmet Şimşek, pırıl pırıl, gencecik bir delikanlı. 1994 doğumlu, 26 yaşında. Hatay kökenli emekçi bir ailenin çocuğu. 3 yaşından beri adada. Kendi gayreti, aile ve çevrenin de teşvikiyle hep çok okudu ve yazdı. Fransız Dili ve Edebiyatı eğitimi aldı. Öyküler, denemeler yazdı, bazıları farklı yerlerde yayınlandı da. Ama öykülerini kitaplaştırmak isteyince, basacak yer bulamadı. O da inanılmaz bir kendine güvenle print alıp … Okumaya devam et Öykülerini kitaplaştırmak istedi, basacak yer bulamadı. Print alıp zımbaladı ve HAMMURABİ adıyla kendi minik kitabını yarattı

KENYA… Yoksulluğun da, zenginliğin de tavan yaptığı topraklar. Buralarda isyanın adı dans

Bir gezginden alıntı yaparak “Afrika topraklarına bir kez ayak basan, bir daha aynı insan olarak kalamaz” demişti arkadaşım Kenya yolculuğum öncesi.  Bu sözün haklılığını Kenya’ya ayak bastığım gün fark ettim, toplam 17 gün süren seyahatim de pekiştirdi bu farkındalığı. Kenya’ya yolculuğum, bilindik gezmelerimden farklı bir seyahat oldu. Gezgin ruhumla bilindiğimden belki, bu da öyle algılandı ama değildi. Bir sosyal sorumluluk projesi demek daha doğru. Gerçi … Okumaya devam et KENYA… Yoksulluğun da, zenginliğin de tavan yaptığı topraklar. Buralarda isyanın adı dans

“Bir hayal hediye et” dedi, yüzlerce çocuk ve kadının hayatına dokundu

“Süper hayatım hiç olmadı, hatta yıllarca çok sıkıntı çektim. Ama Hindistan’daki kadınları görünce kral hayatı yaşadığımı düşündüm” Anne-baba Kıbrıslı, o da adada doğdu ama 4 yaşındayken ailesiyle birlikte Avustralya’ya göç etti. Bütün hayatı yurt dışında geçti. Çeşitli nedenlerle zorlu bir hayatı oldu. Zorluklara teslim olmak yerine hep mücadele etti ve şimdi o insanlığın hizmetinde. Nerde yardıma muhtaç insan, özellikle kadın ve çocuk varsa Ayda Sabri … Okumaya devam et “Bir hayal hediye et” dedi, yüzlerce çocuk ve kadının hayatına dokundu

“Toprakta hayat var”

Sokakta görseniz salon kadını sanırsınız. Saçı, makyajı, dövmeleri, takılarıyla feminen. Ama eller nasırlı. Kolakas ayıklar, çilek eker, lâstik çeker. O, toprağa tutkun girişimci bir kadın Röportaja hazırlık amacıyla sosyal medyadaki sayfasını karıştırırken dikkatimi çekmişti paylaşımı. “Başarı buzdağına benzer. Ödülü herkesin içinde alırsın ama bedeli gizlice ve tek başına ödersin” diyordu bu alıntıda. Röportaj için sohbet ederken, tam da onu anlatan bir ifade diye düşündüm. Hani … Okumaya devam et “Toprakta hayat var”

ALAŞİYA: Türk ve Rum sanatçılardan iyi hikâyelerin kitabı

“Yaşadıklarımız ve hayata tanıklıklarımız ötekilerin barışı olabilir” “Kıbrıslı Türk ve Rum sanatçılardan ALAŞİYA mektupları” adıyla bir kitap yayımlandı. Alaşiya, Hitit kaynaklarında Kıbrıs demek. Gelecek kuşaklara barış için çağrı amacıyla yayınlandı kitap. Türk ve Rum sanatçıların anlatımı, aktarmasıyla iyi hikâyelerden oluşuyor. Savaşlar, çarpışmalar ve çatışmalar içinde yaşanan iyi, insani hikâyeler. Çoğu gerçek, bazıları şiir, ama tümü iyi. Çünkü sunuşta belirtildiği gibi, “yaşadıklarımız ve hayata tanıklıklarımız ötekilerin … Okumaya devam et ALAŞİYA: Türk ve Rum sanatçılardan iyi hikâyelerin kitabı

O bir akademisyen, sanatçı, koleksiyoncu… Biz onu sosyal medyada karikatürleriyle tanıdık

“Siyasi mizahla memleketi, dünyayı baş aşağı çevirmeye çalışıyorum. Malzeme çok”  Grafik tasarım okudu, yaklaşık 20 yıldan beri akademisyen. Şimdilerde profesör. DAÜ’de görsel sanatlar bölüm başkanı. Yıllardan beri tasarımları, sanat eserleri uluslararası ödüller aldı. Dünyaca ünlü kataloglara girdi, sergilere katıldı. Aynı zamanda koleksiyoncu; antikaları, paraları, pulları biriktiriyor. Tüm bunları da kimlik odaklı yapıyor; Kıbrıs kimliğinin, kültürünün korunmasına dair gailesi var çünkü. Hatta bu aralar, Kıbrıs’ta üretilen … Okumaya devam et O bir akademisyen, sanatçı, koleksiyoncu… Biz onu sosyal medyada karikatürleriyle tanıdık

Öğretmen olamadı, okul kurdu

“Eğitim sadece diploma değil. Ayakkabısını bağlayamayan çocuk 3 diploma alsa, 4 dil bilse de hayata hazırlanamaz. Tabletle, televizyonla kendine yeten çocuklar yetiştiremeyiz” Daha 16 yaşındayken, üniversiteye hazırlanırken babasını kaybedince bir anda hayatı altüst olur. 4 kardeş ve çalışmayan bir anne.  Babanın genç yaşta kaybı yanında, ailenin geliri yok. Üniversite hayali kurarken işe girmek zorunda kalır. Elinden tutan bir vakıf aracılığıyla, tercih ettiği bir bölüm olmasa … Okumaya devam et Öğretmen olamadı, okul kurdu